Sağlık İçin Gıda Testlerinin Yapılması

Kişinin hangi yiyeceklere karşı alerjik olmayan duyarlılık olduğunu ortaya koyan bir kan testidir. Besinlerde bulunan bazı maddelere karşı gelişen, alerjik olmayan gıda duyarlılığı olarak tanımlanabilir. Eğer kişide bazı gıdalara karşı duyarlılık varsa kesinlikle sağlık için gıda testi yaptırmalısınız. Uzun yıllardan beri bilinmekte olan “gıda testi” ve bu konu ile ilişkili testler, güvenilirlikleri açısından kafalarda soru işaretlerine sebep oluyor, şüpheli sonuçlar verdikleri için konunun uzmanları tarafından pek tercih edilmiyordu.

Gıda testinde, besinlere karşı gelişen immünglobulin G (IgG) antikorlarının rolü olduğuna ilişkin bilgiler arttıkça, kişinin duyarlılığı bulunan gıdaları tespit etmede bu antikorların belirlenmesinin faydalı olacağı düşünüldü. Gıdaya özgü bu antikorların varlığı saptandığında, kişinin pozitif çıkan antikora özgü yiyecekten uzak durmasının, duyarlılık nedeniyle ortaya çıkan rahatsızlıkları önleyeceği hesaplandı.

Testin prensibi nedir?

Bu test ile kişiden alınan kan örneğinde gıdalara özgü IgG alt tipi seviyesi (IgG4) ölçülür. Gıdaya özgü IgG antikoru varlığı, vücudun o gıdaya karşı daha önceden bir reaksiyon gösterdiğini ortaya koyar. Buradan hareketle, kişinin o gıdaya karşı duyarlı olduğuna karar verilir ve özel bir diyet programı uygulanır.

Aslında hepimizin kanında çeşitli gıdalara karşı IgG antikorları bulunur. Ancak bu antikorların seviyeleri önemlidir. Kişide duyarlılık yaratacak ve rahatsızlıklara yol açacak olan IgG antikor seviyeleri yıllar süren çalışmalar sonucu belirlenmiştir. Belirlenen bu seviyelere göre test yapılan kişi bazında gıda alerjik olmayan duyarlılığı testpit edilmekte ve o kişiye özgü bir diyet uygulanmaktadır.

Duyarlılık bulunmayan kişilerde de (herhangi bir şikayeti olmayan, rahatsızlık yaşamayan), gıdalara özgü yüksek IgG seviyelerine rastlanabilmektedir. Bu yüzden, sadece alerjik olmayan gıda duyarlılığı bulgusu olan kişilerin bu testi yaptırması önerilmektedir.

Yeni jenerasyon bir gıda testi olan “York testi” nin en önemli özelliği, kişide bulunan pasif duyarlılık, yani klinik bulgu vermeyen, rahatsızlık yaratmayanları eleyerek, kişinin uzak durması gereken gıdaları minimuma indirgemesidir. Böylece, kişi sadece aktif olan gıda testi yapılarak ona yönelik tedbir alabilir.  Eski testlerde, bu eleme yapılmaksızın 40-50 adet gıdaya karşı duyarlılık saptanması, kişileri karamsarlığa sürüklemekteydi. Çünkü, uzak durulması gereken bu kadar çok besin varlığında, uygun bir diyet listesi oluşturabilmek başa çıkılmaz görülüyordu. Yapılan istatistiklerde de eski testleri kullanan hastaların %3′ü kendilerine verilen diyet programını anlamış ve uygulayabilmiş iken, York testinde bu rakam %93′lere çıkmıştır.

York testi’ni uygulamış olan  hastalar ile yapılan anket sonucu; mide-barsak sorunlarının %80, solunum rahatsızlıklarının %72, nörolojik problemlerin %78, cilt lezyonlarının %76, psikolojik problemlerin ise %81 oranında iyileştiği saptanmıştır.